ahmetyusufc' Alıntı:

Almanca B1 Sertifika Alma Sürecim​

Bu konuda size Almanca B1 sertifikası aldığım süreçte nasıl çalıştığım ve sınav hakkında detaylı bilgiler paylaşacağım. Konuyu biraz uzun tutmaya çalışacağım. Çünkü google süreci kısa tutarsak konuları kopya olarak algılayabiliyor. Bu sebeple süreci başlıklar halinde ele alacağım. Dilerseniz sadece başlıkları okuyabilirsiniz. Almanca Sürecim hakkında değineceğim bilgiler başlıklar halinde sıralamak gerekirse;

1. Almanca B1 Sınavınaa Nasıl ve Ne kadar Çalıştım?
   a- Youtube ile Almanca B1 Öğrenmek
   b- Lingoda Almanca Öğrenmek
   c- Menschen Almanca Öğrenmek
2. Çalışma Sürecimde Dönüm Noktası
3. Hacı Ahmet ALTINER ile Sınava Hazırlanmak
4. Almanca Sınavında ilk tecrübem
5. Almanca B1 Sınavı Sprechen Çalışma Tekniği
6. Almanca Sınavında 2. çalışma sürecim ve Sprechen Çalışma Tekniği
7. Sınavdan Sonra Yapılması ve Yapılmaması Gerekenler
8. Sınava Dair Özel Çalışma Tekniği

1- Almanca B1 Sınavınaa Nasıl ve Ne kadar Çalıştım?
Almanca B1 sınavına çalışmaya karar verdiğimde ne yazık ki stresli bir dönem yaşıyordum. İlk başta Youtube, Lingoda gibi çeşitli platformlarda öğrenmek için elimden geleni yaptım ancak malesef süreçte her ne kadar öğreniyor olsamda yeterli seviyede yada hızda öğrenemiyordum. Sebebini ise hiç birşeyin(belki hedeflerimin dahi) net olmamasıydı. Tek net olan şey benim Almanya'ya gitmek istediğim ve bu dili bir an önce öğrenmem gerektiğiydi. Ben acele ediyordum. Ancak bir kaç gün sonra bakıyorum sanki olduğum yerdeyim, ilerlemişsem de o kadar zamanda o kadar az öğrenmemeliyim. İlk olarak Youtube ile öğrenme sürecim başladı.
A-) Youtube ile Almanca Öğrenmek
Almanca öğrenmeye ilk olarak Youtube ile başladım. Begibegi ve Almanca Kolay videoları ile sıradan A1 den A2 sonuna kadar tüm videoları izledim notlarımı aldım. Ama aradan o kadar zaman geçti ve baktığımda öğrendim sandığım birçok şeyi öğrenememişim defalarca tekrar izlediğim videolar oldu dikkatim dağıldı farklı videolara kaydım bazı videolarda anlamadım yada yetersiz gördüm Hacı Ahmet Altıner ve karşılaştırmalı almanca gibi çeşitli kanallardan öğrenmeye çalıştım. Ancak Sonuç olarak Bu sürecin youtube ile tek başına çok zor olduğuna karar verdim ve arayış içine girdim. Bu süreçte Lingodaya geçiş yaptım.

B-) Lingoda ile Almanca Öğrenmek
Lingoda yabancı bir platform ve ilk üye olduğunuzda 5 derslik deneme bakiyesi tanımlıyor. Bakiyeniz ile derslere randevu oluşturuyorsunuz. Örneğin bu akşam 21:00 da randevu oluşturmuşsam 21:00 da bana bir link gönderiyorlar ders başlıyor. Derste hoca yabancı diğer öğrenciler yabancı sınıf 5 kişilik(3 kişilik yada 1 e 1 alternatiflerde var). ve hocadan başka kimse almanca bilmiyor. En iyi öğretici aslında ama zaman ve para gerekir. Çünkü bir konu 1 derste bitmiyor. bu yüzden 1 konuyu 2 derste alabilirsiniz. maddi olarak buda sizi zorlayabilir. Turuva düzenliyorlardı en son. Halen devam ettiğini düşünyorum. eğer 30 derslik turnuvaya katılırsanız ve 1 ayda 30 dersin tamamına katılırsanız. 30 derslik ödediğiniz ücreti size geri iade ediyorlar. 15 derslik turnuvaya katılırsanız ve 1 ayda 15 derse katılırsanız yarı fiyatını geri iade ediyorlar. Sistem çok mantıklı aslında hocalar hep farklı olacaktır ve saatler biraz geç oluyor. Orada saat 21:00 iken bizde saat 24 oluyor buda biraz zorlayabiliyor. Lingoda ile Almanca öğrenmeyi denerseniz saatleri hesaplarken ona göre hesaplamanızı öneriyorum.

C- Menschen kitabı ile Almanca Öğrenmek
Kesinlikle almanca öğrenmeye yeni başlayanlara önereceğim yöntemdir. Kitap üzerinden ders işlemenin avantajını ancak Menschen ile çalışmaya başladığımda anladım. Her zaman bir planınız var ve sağa sola konuarı kaydırmadan işleyebiliyorsunuz. Bildiğiniz konularda biraz daha hızlı hareket edebiliyor ve bazı günler 3-4 üniteyi birden işleyebiliyorsunuz. Menschen'ı sadece kitap olarak düşünmüyorum. Menschen video ve ses kayıtları ile konuları işlemiş buda sizi her alanda geliştirebiliyor. Basit müzikler yapmışlar ve onları dilinize dolayıp gün boyu almanca tekrarı yaparak konuları aklınızda tutabiliyorsunuz. Kelime öğrenimide kitap ile oldukça iyi oluyor hem farklı kelimeler öğreniyor hem sürekli bunları kullanıyorsunuz. Kurscbuch ile ders işleyip ve Arbeitsbuch ile çalışmalarınızı yaptığınız sürece gerçekten ilerlediğinizi ve ilerlerkkende dolu dolu ilerlediğinizi hissedeceksiniz.

2- Sınav Çalışma Sürecimde Dönüm Noktam
Almanca öğrenmeye gayret etsem de Sınav tarihim belli değil ve ne zaman gireceğime dair dahi bir öngörüm yoktu sadece artık tekniği öğrendiğimin ve ilerlediğimin bilincindeydim. Ancak @Taşkın sağolsun aradı ve Almanya'dan bir şirketin Türkiye'ye geleceğini mülakat yapacaklarını buna katılmamı söyledi. Burayı uzatmadan kısa geçeyim. Mülakata girdikten bir gün sonra mülakatı geçtin dili ne zaman tamamlarsın diye aradılar. Çalışma sürecimde o gün bir dönüm noktası yaşadım ve artık hızlıca öğrenmeli, sınavı bir an önce kazanmalıyım diye düşünmeye başladım bu noktada da Hacı Ahmet Altıner ile iletişime geçtim. Ahmet hocasağolsun çok ilgili heyecanlı öğrencileri motive ederek sınava hazırlayan bir hoca kesinlikle öneririm.

3- Hacı Ahmet ALTINER ile Sınava Hazırlanmak
Ahmet hoca ile sınava hazırlanmaya başladık. Her ne kadar youtube videolarında sınavla ilgili tüyolar vs paylaşsada sizi çalıştırmaya başladığında size bir hedef koyuyor metinler hazırlayıp veriyor ve partnerinizle bu konuşmalarınızı defalarca kez yapıyorsunuz. Normalde 2-3 ay gibi bir sürede sınava hazırlanıp sınavı geçebilirsiniz. Ancak elde olmayan sebepler nedeni ile(hastalık vs.) biz partnerimle bu süreci biraz uzattık 5 ay kadar sürdü. 6 eylülde Telc B1 Sınavı için randevu oluşturduk. Ancak sınava 2 hafta vardı biz daha hiç yazılı bölüme çalışmadık sadece konuşma üzerine çalıştık. Taki sınava 10-15 gün kala yazılı bölüme çalışmaya başladık. Öncelikle Ahmet hocanın bize öğrettiği mektup ve mail kalıpları ile tüm sınav örneklerine mail cevapları hazırladık. 1 hafta kadarda o sürmüştü diye hatırlıyorum. Diğer yazılı ve dinleme bölümlerinede son 1 hafta baktık.

4- Telc B1 Sınavında ilk Tecrübem
Telc B1 sınavı için heyecanlı bir sınav arefesinden sonra sınav sabahı erkenden Kadıköy sınav merkezinin önünde nöbet tutmaya başladım. Sınav saati gelene kadar gelenlerle tanıştık muhabbet ettik. Sınava girdik ve ilk olarak kağıtlar dağıtıldı ve hocalar ilgili bir şekilde formları nasıl dolduracağımızı ve sınav hakkındaki bilgileri bizlerle paylaştılar. Sınav başladıktan sonra tuvalete gitmek yasak yanınızda telefon çanta vs varsa onları emanet bölümü gibi bir yer var oraya bırakın dediler ve sınav başladı. En çok korktuğum bölüm bu bölümdü çünkü yazılıya az çalışmıştım. Ancak sınav soruları denemelerde çözdüğüm sorularla çok benzerdi ve her ne kadar sözlüye çalışmışsamda mektup yazarken bile birçok kelime öğrenmişim ve okuduğumu anlayabiliyordum. Özellikle teil 3 eşleştirme bölümü oldukça kolay oluyor çünkü ip uçlarını size konuyu anlatıyor zaten. Sprachbausteine puanı düşük diye sadece göz gezdirerek işaretleme yaptım doğrumu yanlış mı diye düşünerek zaman kaybetmek istemedim. Mektup bana iyi puan verecek diye direk ona odaklandım. Sınavdaki en fazla süremi mektuba harcadım defalarca sildim defalarca yazdım.
Sınav salonundan ilk çıkanlardan biri ben ve partnerim olduk. direk adımızı yazdılar ve benimle çıkanlardan biri kaçın dedi gitti ama mevzuyu anlamadık. Meğer çıkanın adını not alıyorlar öğleden sonra ilk adı yazılan ilk sözlü sınava giriyormuş. Bizim ismimizde 3. sıradaydı öğleden sonra ilk sınava biz girdik(Kadıköyün son sınavlarından biriydi). Hiç unutamam galba diğer çocuğa dedim sen ilk ismi yazılandın sen nasıl sona kaldın(En son o girdi). Öyle işte dedi. Tenekeler dedim yemeğe gidecez yerimiz uzak erken geldik sonra yaz diye kesinlikle değişmiyor dediler ama değiştirmek istediklerini değiştiriyorlarmış... Neyse B1 sınavının sözlüsü için bizi 2 grup olarak bir odaya aldılar. Onlara başka bir konu bize başka bir konu çıktı. Konularımızı verdiler çalışın dediler 15 dk falan sonra aldılar bizi bir salona diğer grubuda diğer salona aldılar. Sınavdan önce Erhan hocanın da Kadıköy'de olduğunu ve herkesi bıraktığı efsanelerini defalarca dinlemiştim. Salonun kapısını bir açtık Erhan hoca, Biz şok ağlasak rahatlardık heralde. Zaten sınav stresi ayrı birşey birde karşımızda Erhan Hoca. Sağolsun Erhan hoca soru sorarak başlattı bizi konuşmaya taki bizi psikolojik olarak yıktı buyrun siz dedi. Ne söylersek karşısına bir soru soruyor. Örneğin ben dedim Avantajları var ama dezavantajlarını da unutmamak gerekir. Dedi dezavantajı ney avantajı ney gibi sorular. Aslında konuyla alakasız sorular değil ama sınavın stresi var bir taraftan diğer taraftanda cevabı çok hızlı bekliyor. 1 dk beklermisiniz dediğimde dın dın dın dın dıııın diyor aceleci bir şekilde bitte diyor arkasına. Kafamda 50-100 kelimeden 1 cümleyi ben nasıl 3 saniyede üreteyim vs vs sonra planene geçtik(hiç çalışmamıştık dedik tanışma ve resim yorumlamayı yaparız full planeni boş geçsek bile geçeriz nasıl olsa). Buyrun dedi. Partnerimle çaresizce konuya giriş yaptık ama çok fazlada ilerletebildikte diyemem zaten o kadar soru ve sıkıştırmadan sonra moralmen çökmüştük. Sınav sonucuda tam beklediğimiz gibi sözlüden kaldık yazılıdan geçtik.

5- Almanca B1 Sınavı Sprechen Çalışma Tekniği
Almanca B1 sınav sürecimizde artık daha tecrübeli ve daha az heyecanlı bir şekilde sözlü sınav için 16 Kasıma Randevu aldık. Sınav sonucu açıklandığında en erken alabildiğimiz randevu tarihiydi. Çünkü olabildiğince erkenden girip sözlüyüde geçmeyi planlıyorduk. Tabi geçen uzun ve işsiz zamanımda maddi olarak zorlanmaya başlıyorum diye istanbulda kalıp çalışmaya başladım ve yoğun bir şekilde 1 ay boyunca gün aşırı 24 saat vardiyalı bir şekilde çalıştım. Böyle bir süreçte pek ders çalışabildiğimide söyleyemem. 30 ekimde nöbetlerimi bitirdim ve 14 kasıma kadar Sprechen seferberliği başlattım. Telegramda gruplar var ama konu üzerine sınav odaklı çalışan bir grup yoktu ve partnerimlede sürekli denk gelemiyorduk. @Taşkın sağolsun beraber konuşuruz dedi(Goetheden b1 aldı kendisi). Ama beni sürekli ekiyor . Watsapp, telegram, zoom derken hergün temalar üzerine konuşma pratikleri yaptım. Yalan yanlış hiç acımadım. Konuştuğumuz arkadaşlarda bilirler belki aralarında en acemi konuşan benimdir. Ama en cesaretli en çok konuşanda yine bendim galiba. Herhangi bir işte çalışmıyor olmanın verdiği boş zamanla birlikte sabah başlayıp gece 12lere kadar ya birileriyle konuştum ya almanca film vs izledim. Çünkü gramer bilmesemde yada neden olduğunu bilmesemde den,dem des einen,einem gibi kelimeleri otamatik koyuyardum. Aşina olmanın verdiği avantajlar. Ayrıca ilk sınavda nasıl olduğunu ve neler olacağını görmenin verdiği rahatlıkla elime bir konuyu aldığımda 5-10 dk içinde tüm hazırlıklarımı yapıyordum. Sürekli farklı kişilerle bu konuları konuştuğumuz için herkes farklı cevaplar veriyor buda farklı birşey daha söyleyebilme yada farklı cevap verme beceriimi geliştiriyordu. Neyseki 14 günlük çalışma sürecim sonrasında Ümraniye' ye sınava geldik. Normalde partner seçimi yok ama biz partnerimle denk geldik. Erken gitmemizin ve sadece sözlü sınava girecek olmamızın verdiği çifte avantaj bizi denk getirdi. Ama kendimi hazır hissedebiliyordum çünkü konu üzerine kim ne derse desin ben birşeyler söyleyebiliyordum artık, çalışıp çalışmamamın hiç önemi yoktu 5 dk versinler yeter.
B1 sözlü sınavımız başladı sağolsun gözetmenler güler yüzlü tane tane konuşan insanlar ne dedilerse anladık ne dedilerse cevap verebildik. Sınav salonundan ayrılırken sınavı geçtiğimizden emin bir şekilde çıktık zaten. Sonrasında bir hafta gruplarda konuştuğumuz sınava girecek arkadaşlara eşlik etmeye çalıştım(sadece sözlü konuşmalara katıldım. Kesinlikle kalem alıp çalışma vs yok ).

6- Sınavdan Sonra Yapmamanız Gereken En Önemli Şey
Sınavdan 1 hafta sonra Sanki Almancaya küsmüş gibi ne çalıştıım ne bir bakasım geldi nede hallo dahi dedim. Resmen tatil yaptım. Yorulmanın verdiği etki olsa gerek. Tabi sonra tekrar çaışma kararı aldım ve bunada yarın başlamayı umut ediyorum. Sınava çalışma sürecimde birçok döküman vs kullandım ama hepsi zamanla karışıyor ve düzenleyemiyorsunuz ve sınav hedef olunca sınav bitince hedef kalmıyor bir süre oturtamıyorsunuz bir çalışma düzeni ve malesef dil nankör derler çok çabuk unutuluyor hele hele daha yeni öğreniyorsak. Bu sebeple kesinlikle bırakmamanızı öneririm. Sevdiğiniz bir yöntemle tekrar etmeye aklınızda tutmaya özen gösterin. Örneğin ben siteye içerik girmeye çalışıyorum hem tekrar ediyorum hemde güzel bir arşiv oluşturuyorum die düşünüyorum. Yıllar sonra Hey gidi günler Hey! (Almanca) diyeceğim paylaşımlarımın altına tek tek yorum yapacağım.

Genişletmek için tıkla ...