LASSEN
Lassen fiili çekimleri
Präsens
ich
du er/sie/es wir
ihr
Sie Präteritum ich ließ du ließest er ließ wir ließen ihr ließt Sie ließen
lasse lässt lässt lassen lasst lassen
Perfekt
ich habe du hast er/sie/es hat wir haben ihr habt Sie haben
IMPERATIV
lass (du) lassen wir lasst (ihr) lassen Sie
gelassen gelassen gelassen gelassen gelassen gelassen
LASSEN KULLANIM ŞEKİLLERİ
1- das Vollverb: Tam/ana fiil olarak lassen, bırakmak, artık yapmak, geride bırakmak anlamlarını taşır.
Ich lasse meinen Regenschirm hier.
Ich habe meinen Regenschirm hier gelassen. Ich lasse das Rauchen.
Ich habe das Rauchen gelassen.
Ich höre auf zu rauchen.
Lass bitte noch etwas Milch in der Kanne!
Du lässt deinen Mantel zu Hause.
Ich lasse meine Bücher in der Klasse.
Lass mich in Ruhe!
Du hast mich allein gelassen.
Werdet ihr die Kinder zu Hause lassen?
2-Hilfsverb:
2A- bir işi başkasına yaptırma 2B- izin verme - izin alma (nicht) 2C- rica – istek – teklif – davet 3D- imkan – ihtimal (pasif)
Şemsiyemi buraya bırakıyorum.
Şemsiyemi burada bıraktım.
Sigara içmeyi bırakıyorum. Artık sigara içmiyorum. Sigara içmeyi bıraktım.
Sigara içmeyi bıraktım.
Cezvede lütfen biraz süt bırak!
Montunu evde bırakıyorsun.
Kitaplarımı sınıfta bırakıyorum.
Beni yalnız bırak!
Beni yalnız bıraktın.
Çocukları evde mi bırakacaksınız?
2a bir işi başkasına yaptırma
Lassen Sie Ihr Diplom beglaubigen! Diplomanızı onaylatın! tasdik ettirin! Ich lasse mein Auto reparieren. Otomobilimi tamir ettiriyorum.
2b izin verme - izin alma (nicht) (Dürfen de özne siz degilsiniz.)
DeineMutterlässtdichnachdraußengehen. Er lässt seine Kinder draußen spielen.
Ich lasse mein Kind nicht fernsehen.
2c rica – istek – teklif – davet
Lass uns gehen.
Lass es uns tun!
Lass uns abhauen!
Lass uns hier verschwinden! Hadi buradan tüyelim. Lass uns gemeinsam/zusammen reden! Lassen Sie mich an der Ecke aussteigen! Lassen Sie mich ausreden!
Annendışarıçıkmanaizinveriyor. Çocuklarının dışarıda oynamasına izin veriyor.
Çocuğumun TV izlemesine izin vermiyorum.
Hadi gidelim!
Hadi yapalım!
Hadi tüyelim, kacalim.
Hadi beraber/birlikte konusalim.
köşede beni indirin!
lafımı bitirmeme müsaade edin!
2d imkan – ihtimal (pasif)
Das Handy lässt sich nicht öffnen. Cep telefonu açılamıyor. Dieses Buch lässt sich übersetzen. Bu kitap tercüme edilebilir.
3-Reflexive Verb: dönüslü fiiller yapilan fiilden etkilendiginde dönüslü fiil olur.
Ich lasse mich operieren.
Ich lasse meine Haare schneiden. Lass dir deine Haare schneiden! Lassen wir uns scheiden.
Ameliyat olacağım. Kendimi ameliyat ettirecegim. Saçlarımı kestiriyorum.
Saçını kestir!
Hadi boşanalım.
Lassen fiili çekimleri
Präsens
ich
du er/sie/es wir
ihr
Sie Präteritum ich ließ du ließest er ließ wir ließen ihr ließt Sie ließen
lasse lässt lässt lassen lasst lassen
Perfekt
ich habe du hast er/sie/es hat wir haben ihr habt Sie haben
IMPERATIV
lass (du) lassen wir lasst (ihr) lassen Sie
gelassen gelassen gelassen gelassen gelassen gelassen
LASSEN KULLANIM ŞEKİLLERİ
1- das Vollverb: Tam/ana fiil olarak lassen, bırakmak, artık yapmak, geride bırakmak anlamlarını taşır.
Ich lasse meinen Regenschirm hier.
Ich habe meinen Regenschirm hier gelassen. Ich lasse das Rauchen.
Ich habe das Rauchen gelassen.
Ich höre auf zu rauchen.
Lass bitte noch etwas Milch in der Kanne!
Du lässt deinen Mantel zu Hause.
Ich lasse meine Bücher in der Klasse.
Lass mich in Ruhe!
Du hast mich allein gelassen.
Werdet ihr die Kinder zu Hause lassen?
2-Hilfsverb:
2A- bir işi başkasına yaptırma 2B- izin verme - izin alma (nicht) 2C- rica – istek – teklif – davet 3D- imkan – ihtimal (pasif)
Şemsiyemi buraya bırakıyorum.
Şemsiyemi burada bıraktım.
Sigara içmeyi bırakıyorum. Artık sigara içmiyorum. Sigara içmeyi bıraktım.
Sigara içmeyi bıraktım.
Cezvede lütfen biraz süt bırak!
Montunu evde bırakıyorsun.
Kitaplarımı sınıfta bırakıyorum.
Beni yalnız bırak!
Beni yalnız bıraktın.
Çocukları evde mi bırakacaksınız?
2a bir işi başkasına yaptırma
Lassen Sie Ihr Diplom beglaubigen! Diplomanızı onaylatın! tasdik ettirin! Ich lasse mein Auto reparieren. Otomobilimi tamir ettiriyorum.
2b izin verme - izin alma (nicht) (Dürfen de özne siz degilsiniz.)
DeineMutterlässtdichnachdraußengehen. Er lässt seine Kinder draußen spielen.
Ich lasse mein Kind nicht fernsehen.
2c rica – istek – teklif – davet
Lass uns gehen.
Lass es uns tun!
Lass uns abhauen!
Lass uns hier verschwinden! Hadi buradan tüyelim. Lass uns gemeinsam/zusammen reden! Lassen Sie mich an der Ecke aussteigen! Lassen Sie mich ausreden!
Annendışarıçıkmanaizinveriyor. Çocuklarının dışarıda oynamasına izin veriyor.
Çocuğumun TV izlemesine izin vermiyorum.
Hadi gidelim!
Hadi yapalım!
Hadi tüyelim, kacalim.
Hadi beraber/birlikte konusalim.
köşede beni indirin!
lafımı bitirmeme müsaade edin!
2d imkan – ihtimal (pasif)
Das Handy lässt sich nicht öffnen. Cep telefonu açılamıyor. Dieses Buch lässt sich übersetzen. Bu kitap tercüme edilebilir.
3-Reflexive Verb: dönüslü fiiller yapilan fiilden etkilendiginde dönüslü fiil olur.
Ich lasse mich operieren.
Ich lasse meine Haare schneiden. Lass dir deine Haare schneiden! Lassen wir uns scheiden.
Ameliyat olacağım. Kendimi ameliyat ettirecegim. Saçlarımı kestiriyorum.
Saçını kestir!
Hadi boşanalım.